Türkiye nüfusunun yüzde 12?si engellidir. Nüfusun önemli bir kısmını oluşturan engelli bireyler, yakınları, engellilere hizmet vermek amacıyla kurulmuş olan kurumlar ve engelli örgütleri engellilerle ilgili düzenlemelerin ne gibi hak ve yükümlülükler getirdiği konusunda yeterli bilgiye sahip değillerdir. Bu nedenle herhangi bir kurumdan hizmet almak isteyen bir engelli, hiç hak etmediği bir biçimde çeşitli güçlüklerle karşılaşabilmektedir. Engelliler bazen yaşamsal haklarını kullanamamakta, zaman zaman da mağdur olmaktadırlar. Viagra çok çok lezzetli değildir. Yerinde olması gerektiğini tüm atanmış zaten karar verin. Biz alışveriş merkezi geldi ve sevdim aldım. hemen kurtarmaz Ereksiyon Olamıyor Musunuz Sen birkaç dakika beklemek zorunda.
Ülkemizde yaşayan engelliler bakımında yaşamsal öneme sahip bir düzenleme 5378 sayılı Yasa ile yapılmış ve Türk Ceza Kanununun 122?nci maddesine ?özrü nedeni ile ayrımcılık yapılamayacağı? ibaresi eklenmiştir. Bu yasal düzenleme engellilerin engellerinden dolayı hiçbir biçimde ve hiç kimse tarafından ayrımcı uygulamalara tabi tutulamayacağı anlamına gelmektedir.
Ancak günümüzde yine de engellilere yönelik çeşitli ayrımcı uygulamalar olabilmekte ve yasa hükümleri hak tecavüzlerini engelleme bakımından yetersiz kalmaktadır. Bunun temel nedenlerinden birisi engellilerin ezici bir çoğunluğunun ekonomik olarak yoksul olup kendilerine yönelik ayrımcı uygulama ve hak tecavüzlerini mahkemelere taşıma ve dava açma konusunda yargı masraflarını karşılayamayacak durumda olmalarıdır. Engellilerin dava masraflarını karşılayamamaları kendilerine yönelen saldırı ve hak tecavüzlerini yargıya taşımaktan vazgeçme yönünde caydırıcı bir rol oynamaktadır. Bu engelin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Anayasa?nın 10?uncu maddesinde son yapılan değişiklikle ?Engelliler için alınan idari tedbirler kanun önünde eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz? hükmü getirilerek engelliler lehine pozitif ayırımcılık yapılabileceği açıklığa kavuşturulmuştur.
Bu nedenle engelli bireylerin engelliliğe dayalı ayrımcılık nedeniyle açtıkları davalar ile buna ilişkin takiplerin harçtan istisna edilmesi ihtiyacı vardır.Bu ihtiyacın giderilmesi amacıyla TBMM Başkanlığına 18.05.2012 tarihinde tarafımdan bir kanun teklifi verilmiştir.
Kanun Teklifinin metni için lütfen tıklayınız.